Gerçeklikten sakınınız!
2013’te, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde “Türkçe Edebiyatın Hayalperver Çocuğu: Fantastik ve Bilimkurgu Edebiyatı“ başlıklı bir sempozyum gerçekleştirildi. Bu etkinlikte Doğu Yücel, Barış Müstecaplıoğlu, Kutlukhan Kutlu, Yiğit Değer Bengi, Onat Bahadır gibi alanlarında söz sahibi yazarların katıldığı paneller düzenlendi. Çeşitli üniversitelerden öğrenciler birbirinden ilginç başlıklarda bildiriler sundu. İşte dolu dolu geçen o iki gün, başka metinlerin de eklenmesiyle, fantastik ve bilimkurgu literatürüne katkıda bulunan bir kitaba dönüştü. Edebiyatın İzinde: Fantastik ve Bilimkurgu kitabını hazırlayan Seval Şahin, Banu Öztürk ve Didem Ardalı Büyükarman, daha önce de Edebiyatın İzinde: Polisiye Edebiyat kitabını hazırlamışlardı.
Bilimkurgu ve fantezinin, tartışmalarla dolu edebi akımlar olduğu aşikâr. Belli başlı eserler arasında popüler edebiyattan sayılmalarına rağmen dünya klasikleri arasına girmiş birçok örnek var. Bir yandan çoğunluğun ilgi göstermediği akımlar olarak değerlendiriliyor, diğer yandan da çok-satan kitap listelerinden eksik kalmıyorlar. Birçoklarınca ciddiye alınmaya değmeyen hayali öykülere sahne oluyorlar ama belli bir kesim içinse son derece politik, güncele işaret eden, mesajı olan türler olarak kabul ediliyorlar. Neyin bilimkurgu neyin fantastik edebiyat örneği olduğu hâlâ konunun uzmanlarınca bile tartışıladursun, bu iki edebi akımın kapladığı toplumsal ve kültürel zemin, oldukça kaygan gibi görünüyor.
İşte böyle bir ortamda tanımların temeline inen, bu edebi akımların geçmişine uzanan ve birçok farklı disiplinle ilişkisini aktaran araştırmalar değer kazanıyor. Edebiyatın İzinde: Fantastik ve Bilimkurgu, söz konusu literatürün az önce bahsettiğimiz kimliğini tartışmak anlamında önemli bir başvuru kaynağına dönüşüyor.
BAŞKA BİR DÜNYA
Son birkaç yılda Türkçede yayımlanan kurgudışı kitaplara, incelemelere baktığımızda, konuya olan ilginin